0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Demna Gvasia, yüksek modanın hassas noktalarıyla oynayıp lüksü kendi çeperinde alaşağı etmeyi sever. Geleneksel çizgilerdeki pazar torbasını yüksek modanın arzu nesnesi haline getirebilir, abur cubur poşetlerinden el çantası yapabilir veya koli bandını bilezik olarak karşımıza çıkarabilir. Balenciaga’nın 2024 İlkbahar/Yaz koleksiyonunda benzer bir yaklaşımla -diğer modaevlerinin motifi lüksleştirmesinin aksine- kolalanmış bembeyaz dantel Doğu Avrupa’da bir dağ evinin rustik masa örtüsü olarak değil, bedene sarmalanmış ve ileri dönüştürülmüş bir elbise olarak sunması bundan. Oysa ki dantel ve güpürler tarih boyunca lüksle eşleştirilmiştir. Rivayete göre 16. yüzyılda Venedik’ten dünyaya yayılan dantel desenleri kadın-erkek fark etmeksizin aristokratların giysilerini süslüyordu.

Avrupa burjuvazisinin kabul ettiği kendine has dantel desenler aynı zamanda toplumdaki statülerini temsil ederek onları diğerlerinden ayrıştırıyordu. 17. yüzyılda özellikle İngiliz kraliyet ailesinin kıyafetleri için dantel zanaatkarları yakadan tutun şapkalar, şallar ve çok daha fazlasını tasarlıyordu. 18. yüzyılda dantel motifi erkek modasından uzaklaşmış, kadınlar için daha cesur elbiselerde, geceliklerde ve iç çamaşırlarında hakimiyet kurmuştu. Yüksek modanın çok şey borçlu olduğu Viktorya döneminde gelinlikten duvağa, yelpazeden eteğe kadar dantel ve güpür motifleri revaçtaydı. Dantelin feminen ve masum tarafı her zaman öne çıktı. Grace Kelly’nin gelinliğinde tepeden tırnağa başroldeydi; tasarımcı Sarah Burton’ın Kate Middleton için tasarladığı fildişi rengi gelinlikte el yapımı danteller kollardan uzanan kuyruğa kadar bezeliydi. Lady Diana’nın 1985 yılında Washington’da katıldığı bir davete gelinlik benzeri dantel elbiseyle katılmasıysa dantel ve beyaz elbise metaforunun anlamının sorgulanmasına yetiyordu.